RAMANUCAN, Srinivasa (1887-1920)
Hintli matematikçi. Özellikle sayılar kuramı ve sürekli kesirler üzerindeki çalışmalarıyla tanınmıştır.
Srinivasa Aiyangar Ramanucan 22 Aralık 1887’de Erode’de doğdu, 26 Nisan 1920’de Kumbakonam’da öldü. Yoksul bir Brahman ailesindendi. Beş yaşında ilkokula, yedi yaşında da burslu öğrenci olarak ortaokula başladı; o yıllarda π ve V2 sayılarını istenilen ondalığa kadar ezbere yineleyebiliyor, kendi kendine öğrendiği trigonometri teoremlerini kanıtlayabiliyordu. On.beş yaşındayken, bir arkadaşının, kentteki yüksekokulun kitaplığından alarak kendisine ödünç verdiği bir matematik kitabı Ramanucan’ın yaşamında bir dönüm noktası oldu. Matematiğin ancak 1860’lara kadarki gelişimini içeren bu kitaptaki 6.165 teoremi Ramanucan tek tek kanıtlamaya girişti. Matematik bilgisi hiçbir düzenli eğitime dayanmadığından, yaşamında başka hiçbir matematik kitabı da görmemiş olduğundan, her teoremin kanıtı onun için bir araştırma projesi niteliğindeydi. 1903’te Kumbakonam Yüksekokulu’nun giriş ve burs sınavlarını kazanan Ramanucan, matematikten başka hiçbir konuya ilgi duymadığı, özellikle de İngilizce’si yetersiz olduğu için bir yıl sonraki sınavlarda başarılı olamadı ve bursu kesildiği için okulu bırakmak zorunda kaldı. 1909’da evlenip, geçimlerini sağlamak üzere bir iş aramaya başladığında, bir tavsiye mektubuyla Rao adında bir vergi tahsildarına başvurdu. Matematiğe özel ilgisi olan bu vergi tahsildarı, Ramanucan’ın kendisine anlatıp açıkladığı eliptik integraller ve hipergeometrik seriler konusundaki kimi teoremlerin matematik dünyasınca henüz bilinmeyen buluşlar olduğunu sezebildi. Rao’nun aracılığıyla, Madras Liman İdaresi’nde küçük bir göreve getirilen Ramanucan’ın ilk makalesi 1911’de, Hindistan Matematik Derneği’nin dergisinde yayımlandı. “Bernoulü Sayılarının Kimi Özellikleri” başlıklı bu makaleden sonra aynı dergide üç yıl içinde on bir makalesi daha yayımlanan Ramanucan, Ocak 1913’te, Cambridge Üniversitesi öğretim üyelerinden tanınmış İngiliz matematikçi G.H.Hardy’ye bir mektup gönderdi. Ancak arkadaşlarının yardımıyla İngilizce’ye çevirebildikleri bu mektuba eklediği 120 teoremin önemli bir bölümü Jacobi gibi büyük matematikçilerin ünlü teoremlerinin yeniden keşfi niteliğindeydi, bir bölümü ise Hardy’yi gerçekten şaşırtan ve zorlayan yeni buluşlar içeriyordu. Bu olağanüstü yetenekten etkilenen Hardy’nin çağrısıyla İngiltere’ye giden Ramanucan 19l4’te Cambridge Üniversitesi’ndeki Trinity College’a kabul edildi. İngiltere’de kaldığı beş yıl boyunca, bir bölümü Hardy ile ortak imzalı yirmi bir makale yayımladı, Riemann serileri, eliptik integraller, hipergeometrik seriler ve zeta fonksiyonu üzerinde çalıştı. Sürekli kesirler konusundaki bilgi ve yeteneği ise, Hardy’nin deyimiyle, dünyadaki tüm matematikçileri aşacak düzeydeydi. Iraksak serilere ilişkin kuramını da bu dönemde geliştiren Ramanucan’ın, gene de düzenli bir matematik eğitimi görmemiş olmasından kaynaklanan önemli eksiklikleri vardı. Bazı karmaşık problemleri olağanüstü bir yetiyle çözebilmesine karşılık, matematiğin kimi temel bilgilerinden, örneğin bir Cauchy teoreminden tümüyle habersizdi. Bu yüzden, özellikle asal sayılara ilişkin pek çok çalışmasında yanlış sonuçlara varıyordu. 1917’de hastalanarak, verem tanısıyla sanatoryuma yatırılan, 1918’de Royal Society’nin ve Trinity College’ın üyeliğine seçilen Ramanucan, bir süre için çalışma gücünü yeniden kazanıp, matematiğe en önemli katkısı olan ve bir tamsayının kendisinden küçük tamsayıların toplamı olarak kaç biçimde ifade edilebileceğini araştıran bölmeleme teoremlerini yayımladıysa da, hastalığının giderek ağırlaşması üzerine Nisan 1919’da ülkesine döndü ve bir yıl sonra, henüz 33 yaşındayken öldü.
Ramanucan’ın matematiğe en önemli katkısı sayılar kuramı alanındadır. Tamsayıların bölmelenmesi teoremleri, hipergeometrik seriler, sürekli kesirler ve kuvvet serilerine ilişkin özgün ve önemli makaleler yayımlamıştır. Matematik dışında hiçbir bilim dalına ilgi duymaması ve matematiğin uygulanabileceği alanlardaki bilgisinin kıtlığı nedeniyle, matematiğe katkısı ancak matematikçilerin anlayıp değerlendirebileceği düzeyde olan Ramanucan, bu özelliğiyle ‘ ‘matematikçilerin matematikçisi” diye nitelenmiş; Hardy, yeteneğinden çok etkilendiği Ramanucan’ı, “özellikle cebirsel eşitliklerde ve sonsuz serilere uygulanan dönüşümlerde ona denk bir matematikçiye kesinlikle rastlamadım. Bu konularda ancak Euler vejacobi ile karşılaştırılabilir” diyerek övmüştür.
• YAPITLAR (başlıca): CollectedPapers of Srinıvasa Ramanujan, (ö.s.), G.H.Hardy, P.V.Seşu Aiyar, H.M.Wİİson (der.), 1927, (“Srinivasa Ramanucan’ın Toplu Makaleleri”); No-tebooks of Srinivasa Kamunujan, (ö.s.), 2 cilt, 1957, (“Srinivasa Ramanucan’ın Defterleri”).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi