KOCHER, Emil Theodor (1841-1917) İsviçreli cerrah. Özellikle tiroit bezinin fizyolojisine ve guatr hastalığının ameliyatla tedavisine ilişkin öncü çalışmalarıyla tanınır.
25 Ağustos 1841’de Bern’de doğdu, 27 Temmuz 1917’de aynı kentte öldü. 1865’te Bern Üniversitesi’n-den tıp diplomasını alıp, birkaç yıl Berlin, Londra, Paris ve Viyana’da ünlü cerrahların yanında deneyim kazandıktan sonra, 1872’de Bern Üniversitesi’nde cerrahi profesörlüğüne atandı ve ölünceye değin bu üniversiteye bağlı cerrahi kliniğinin yöneticiliğini üstlendi. Öncülüğünü yaptığı yeni ameliyat teknikleri ve geliştirdiği cerrahi gereçleriyle çağının en ünlü cerrahlarından biri olan, kırk beş yıllık öğretim görevi süresince değerli öğrenciler yetiştiren Kocher’in özellikle tiroit bezinin fizyolojisi, patolojisi ve cerrahisine ilişkin öncü çalışmaları 1909 Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü’ne değer görülmüştür.
Akciğer, mide, safra kesesi, yumurtalık, fıtık ve omurilik ameliyatlarında uyguladığı yeni tekniklerle ve omuz çıkıklarının yerine oturtulması için geliştirdiği başarılı bir yöntemle cerrahinin birçok alanına değerli katkılarda bulunan Kocher’in asıl ünü, tiroit bezine ilişkin çalışmalarından kaynaklanır. Tiroit bezinin aşırı büyümesinden ileri gelen guatr hastalığının tedavisinde ilk kez tiroit bezinin çıkarılmasına dayanan ameliyat yöntemini (tiroidektomi) 1876’da başarıyla uygulayan Kocher, meslek yaşamı boyunca beş bini aşkın tiroidektomi ameliyatı gerçekleştirmiştir. Ölüm oranı çok yüksek olan bu tür ameliyatlarda başarılı sonuçlar alabilmesinde, Lister’in kullandığı antiseptik maddeleri ve mikropsuzlaştırma yöntemlerini geliştirerek uygulamasının büyük payı vardır.
Ayrıca, tiroit bezinin işlevini ayrıntılı bir biçimde inceleyen Kocher, bu içsalgı bezinin yeterince hormon salgılayamamasından ileri gelen aksaklıkları belirleyerek, kretenizm, miksödem gibi çeşitli hastalıklardaki bedensel, zihinsel ve ruhsal geriliğin tiroit hormonu yetersizliğinden kaynaklanan ortak belirtiler olduğunu saptadı. 1883’te bu tür belirtilerin, guatr tedavisi için tiroit bezinin tümüyle alınması sonucunda da ortaya çıktığını, buna karşılık bezin bir bölümü yerinde bırakıldığında hastalık belirtilerinin bir süre sonra kaybolarak hastada iyileşme görüldüğünü açıkladı. Kocher’in tiroit bezine ilişkin öncü nitelikteki değerli çalışmaları, hormonların kimyasal yapısını araştıran ve sentezini gerçekleştiren biyokimyacıların çalışmalarına da ışık tutmuş, özellikle tiroit hormonlarından tiroksini ayrıştırmayı başaran Kendall’in katkısıyla bu madde tiroit salgısı eksikliğinin tedavisine yeni umutlar getirmiştir.
• YAPITLAR (başlıca): Cbirurische Operationslehre, 1892, (“Cerrahi Öğretisi”).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi