İSMAİL RÜSUHİ [Ankaravî] ( ? – 1631) Türk, sufî. Mevlânâ Celâleddin’in Mesnevi’sini yorumlamıştır.
Ankara’da doğdu, İstanbul’da öldü. İlköğrenimini babasından gördü. Ankara medreselerinde okudu. Babasının bağlı olduğu Bayrami tarikatına girdi. Gördüğü bir düş üzerine sonradan Mevlevi oldu. Tarikat öğrenimi ve eğitiminden geçtikten sonra İstanbul’da Galata mevlevihanesine atandı. Abdî Dede’nin yerine şeyh oldu. Yaşamının sonuna değin burada kaldı. Muhyiddin Arabi’nin felsefesini temel alarak, Mevlânâ Celâleddin Rûmî’nin Mesnevi’sini yorumladı. Bu yorum Mevleviler arasında çok tanınmış, benimsenmiştir. Bu nedenle İsmail Rüsuhi Dede “Hazret-i Şarih”, “Şarih-i Ankaravî” ya da “Ankaravî” diye ün kazandı. Mesnevi okutacak kimselere verilen okutma izin belgelerine (icazetnâme) onun yolunun ve yönteminin benimsenmesi başlıca koşul olarak yazılmıştır.
İsmail Rüsuhi Dede altı cilt olan Mesnevi’nin 1411’de yazılan bir yedinci cildini bulup yorumladı. Ancak aralarında Yenikapı mevlevihanesi şeyhi Sabuhî Dede’nin de bulunduğu Mevleviler bu yedinci cildin Mevlânâ’nın düşüncelerine uymadığını, yazılış biçiminin yetersizliğini ileri sürerek eleştirdiler.
İsmail Rusuhi, Muhyiddin Arabi’nin görüşleri ile Mesnevi’den yararlanarak tasavvufu, dervişliğin niteliklerini anlatan Minhâcü’l-Fukara’yı, Osmanlıca yazın, dilbilgisi kurallarım açıklayan Miftahü’l-Belağa ve Misbahü’l-Fesaha’yı yazmış, Muhyiddin Arabi’nin Nakş-ı Füsûs adlı tasavvuf içerikli yapıtım Zübdetü’l-Füsûs fi Nakşi’l-Füsüs adını vererek Türkçe’ye çevirmiştir.
• YAPITLAR (başlıca): Fâtibü’l-Ebyât Şerh-i Mesnevi, (ö.s.), 6 Cilt, 1835; Minhâcü’l-Fukara, (ö.s.), 1840, Miftahü’l-Belağa ve Misbahü’l-Fesaha, (ö.s.), 1867, Zübdetü’l-Füsûs fi Nakşi’l-Füsûs, (ö.s.), 1910.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi