JACQUARD, Joseph-Marie (1752-1834) Fransız, mucit. Kendi adıyla anılan otomatik “jakar” dokuma tezgâhının yapımcısıdır.
7 Temmuz 1752’de Lyon’da doğdu, 7 Ağustos 1834’te Oullins’de öldü. Dokumacılıkla ilgilenmeye oldukça genç yaşta başladıysa da, yıllardır üzerinde çalıştığı otomatik dokuma tezgâhının ilk tasarımım bitirdiğinde 38 yaşındaydı. Ancak, kendisinin de etkin biçimde katıldığı 1789 Fransız Devrimi’nin ertesi yılına rastlayan bir ortamda buluşu pek dikkati çekmedi. Bu tasarımım daha gerçekleştiremeden, 1801’deki Paris Sanayi Sergisi’ne geliştirilmiş bir dokuma tezgâhıyla katılan Jacquard, 1804’te Napole-on tarafından Paris’e çağrılarak bir madalyayla ödüllendirildi ve kendisine maaş bağlandı. Aynı yıl Conservatoire des Arts et Metiers’de çalışarak buluşunu geliştirdi ve bugün kendi adıyla anılan otomatik dokuma tezgâhının ilk örneğini yaptı. Başlangıçta, hızla üretimine geçilen bu tezgâhlar nedeniyle işsiz kalmaktan korkan Lyon’lu dokuma işçilerince parçalanan “jakar” tezgahlarının 1812’de yaygın olarak kullanılmaya başlaması, dokuma sanayiinde gerçek bir devrim yarattı ve bu buluşu }acquard’a 1819’da Legion d’honneur nişanını kazandırdı.
18. yy’a değin, karmaşık desenli kumaşların dokunması çok zor ve zaman alıcıydı. Bu tür dokumalar için, çözgü ipliklerini aralayan gücülerin çok sayıda olması, gücü tellerini yönetecek ikinci bir işçinin de tezgâhın üzerinde oturması gerekiyordu. 17. yy’da İtalya ve Fransa’da, yardımcıyı tezgâhın yanma indiren ve gücü tellerinin denetlenmesini kolaylaştıran bazı yenilikler yapıldıysa da, dokuma tezgâhının otomasyonu yolunda ilk adımı atan Fransız makine yapımcısı Basil Bouchon’dur. 1725’te Bouchon, modele göre delikler açılmış bir kağıdı bir silindire sararak, çözgü ipliği ayırma kutusuna yerleştirmişti. Gücü tellerini taşıyan iğneler bu deliklerin karşısına rastlamışsa sabit kalıyor, öbürleri kayarak düşüyordu. Seçilen gücü telleri de bir pedalla aşağı çekiliyordu. Ancak, çözgü ipliklerini mekanik olarak ayıran bu yöntemde de gene bir yardımcı işçinin bulunması, üstelik karmaşık desenler için çok uzun bir kart zinciri kullanması gerekiyordu.
Otomasyon üzerinde çalışarak çeşitli mekanik oyuncaklar yapan Jacques de Vaucanson (1709-1782) adında bir başka Fransız, 1745’te Bouchon’un sistemindeki ayırma kutusunu tezgâhın üzerine çıkartarak, gücü tellerini gücüye asan çengeller üzerinde doğrudan etkili olmasını sağladı. Bu durumda, gücü tellerini taşıyan iğneler bir yardımcı gerektirmeksizin delikli kartlar aracılığıyla seçilebiliyordu. Ne var ki, üzerine desen kartının sarıldığı silindir sistemi gene çok karmaşıktı ve bu tasarım sanayide hiç uygulanamadı.
Bouchon ve Vaucanson’un buluşlarından yola çıkan Jacquard’ın tezgâhında delikli kart sistemi yalınlaştırılmış ve gücü tellerini gücüden kurtarma işlemi otomatikleştirilmiştir. Gücü tellerini gücüye asan çengellere yatay olarak yerleştirilen iğnelerden bazıları karttaki deliklerin tam karşısına düşer ve bu çengeller gücüyle birlikte gücü tellerini kaldırır; böylece, gücü telinin ortasındaki delikten geçen çözgü iplikleri aralanmış olur. Delik olmayan yerlerde ise, iğneler bir yay mekanizmasıyla geri itilir, çengeller gücüden kurtulur ve böylece desene uygun olmayan çözgü iplikleri aralanmaz. “Jakar taharı” adı verilen bu düzenlemede her kart mekik atışma karşılık gelir ve birkaç tahar kullanımıyla karmaşık desenler kolayca dokunabilir.
Birçok ülkede, özellikle İngiltere’de hızla yaygınlaşan jakar tezgâhı çağdaş dokumacılığın yolunu açtığı gibi, Jacquard’ın geliştirdiği delikli kart sistemi de Babbage’m hesap makinelerine uyguladığı kontrol sistemine esin kaynağı olmuştur.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi