Müstakil Ressamlar ve Heykeltıraşlar Birliği
Birlik 1928’de kuruluş çalışmalarına başlamış ve aynı yıl Ankara Etnografya Müzesi’nde ilk sergisini açmıştır. Kurucu üyeler arasında ressamlardan Şeref Akdik, Hale Asaf, Nurullah Berk, Mahmut Cüda, Ali Avni Çelebi, Refik Epikman , Hamit Görele, Zeki Kocamemi ve Muhittin Sebati ile heykelci Ratip Aşir Acudoğlu, Ali Hadi Bara ve Zühtü Müridoğlu yer almıştır. Bu sanatçıların çoğu Sanayi-i Nefise Mektebi’nde (sonra Güzel Sanatlar Akademisi, şimdi Mimar Sinan Üniversitesi) İbrahim Çallı ve Hikmet Onat1m öğrencileri olmuş, sonra da, 1920’lerde bir bölümü Paris’te Ernst Laurent, Lucien Simon ve Jean-Pierre Laurens’dan, bir bölümü de Münih’te Hans Hofmann’dan (1880-1966) ders almıştır.
Bu dönemde Avrupa ’da Cezanne ve Kübizm ’in biçimsel kuruluşlarını vurgulayan anlayış yaygındı. Bu sanatçılar 1920’lerin sonlarına doğru Türkiye’ye döndükten sonra, 1908’de kurulmuş olan Osmanlı Ressamlar Cemiyeti nin (sonra Türk Ressamlar Cemiyeti, sonra Türk Sanayi-i Nefise Birliği, daha sonra Güzel Sanatlar Birliği) eğilimlerine, özellikle izlenimci (empresyonist) tavırlarına karşı çıkmışlardır. İzlenimciler’ in desen anlayışından yoksun olmalarını ve renk kullanımlarını eleştirerek Avrupa’da edindikleri bilgiler çerçevesinde Kübizmle Yapımcılık’ın (Konstrüktivizm) ilkelerine yakınlık duymuşlar ve sanat yapıtında güçlü bir desen yapısı ile çizgisel kuruluşa önem vermişlerdir. Ancak, temelde bu akımların ilkelerini benimsemelerine karşın, bu doğrultuda ortak bir üslup ya da anlatım biçimi geliştirmemiş, kendilerine özgü ayrı tavırlar sürdürmüşlerdir. Örneğin Akdik ve Cüda Gerçekçilik’e (Realizm), Hale Asaf ve Muhittin Sebati Romantizm ‘e, Epikman Kübizm ’e, Çelebi ve Kocamemi de Alman Dışavurumculuğu ’na (Ekspresyonizm) yakınlık duymuşlardır.
Müstakil Ressamlar ve Heykeltıraşlar Birliği Türk sanatının ilk bilinçli grup hareketi olarak nitelenir. 1929-1940 arasında düzenli sergiler açan topluluğun en etken dönemi 1930’lann ilk yıllandır. Cevat Dereli, Eşref Üren ve Turgut Zaim de, birliğin bu yıllardaki sergilerine katılmışlardır.
Türkiye’de basının ilk kez sanatla ilgilenmesi Müstakiller döneminde olmuş, gazete ve dergilerde bu sanatçılann birbirleriyle ilgili eleştirileri yayımlanmıştır. Topluluk 1933 ‘ten sonra gelişen çağdaş eğilimli gruplara öncülük etmiştir.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi