EBU HAYYAN (930-1010) İranlı filozof ve bilgin. İslam diniyle felsefe arasında bağlantı kurmaya çalışmıştır.
Yaşamı konusunda yeterli bilgi yoktur. Nişapur Dört kitap, ya da Şiraz’da doğduğu, Bağdat’ta öldüğü söylenir, dört kanıt Adı yazılı kaynaklarda Ebu Hayyan Ali b. Muhammed b. El-Abbas El-Tevhidi olarak geçer. İlköğrenimini doğduğu yerde gördükten sonra Bağdat’a giderek, çağının ünlü bilginlerinden Ebu Said ve Ali b.
İsa’dan dilbilgisi, Ebu Bekir El-Şafii’den fıkıh okumuş, sonra bütün çalışmalarını felsefe, tasavvuf ve İslam hukuku (fıkıh) konularında sürdürmüştür.
Ebu Hayyan’a göre felsefenin konusu İslam dininin içerdiği sorunlardır. Bu sorunların özünü Tanrı’nın varlığı ve birliği oluşturur. Us ilkelerine dayanan felsefenin bu sorunlara birer çözüm bulması, us ile inam bağdaştırması gerekir. Bilginin kazanılmasında başlıca yol usavurmadır. Ancak, kesin gerçeğe ulaşabilmek için, Tanrı kayrası gereklidir. İnsan usu kimi durumlar karşısında yanılabilir. Yanılmadan kurtulmak için yetkinliğe kavuşmak gerekir, bu da Tanrı yardımıyla olur. Tanrı yardımı olmayınca peygamberler de, bilginler de, ermişler de yanılabilirler.
Evren konusunda İslam dininin ileri sürdüğü bütün düşünceleri benimseyen Ebu Hayyan’a göre varlık kavramı altında toplanan ne varsa yaratılmıştır.
Tek yaratıcı da Tanrı’dır. Tanrı önsüz-sonsuzdur, salt istençtir, salt ustur, salt bilgidir, salt ışıktır. İnsan,
Tanrı kayrasıyla geleceği de bilebilir. Bilme yetisi Tanrı’nm insana verdiği bir güçtür. Bu güç sanıldığı gibi, belli kimseterde değil bütün kişilerde bulunabilir.
Ebu Hayyan, yaşadığı çağda önemli sayılan, bütün sorunlar üzerinde durmuş bunların çözümünü dinle felsefenin uzlaşmasında aramıştır. Bu sorunlar arasında nefs (ruh), us, doğa, Tanrı, tanrısal us, usun etkinliği, edilginliği, Tanrı’nm bilinemezliği, bilme yetisinin sınırları gibi dinden kaynaklananlar önemli bir yer tutar.
Ebu Hayyan’m, İslam düşüncesinde, önemli bir yanı da din ve felsefe sorunlarına eleştirici bir tutumla yaklaşması, bir konu üzerinde dururken daha önce gelmiş bilgelerin o konuyla ilgili görüşlerini sergilemesidir. Önce başkalarının düşüncelerini ortaya koyar sonra onları eleştirir, kendi çözümünü öne sürer. Bu çalışma türü İslam felsefesinde eleştirinin önemini vurgulayan ilk örnekler arasında görülür. İslam düşüncesinde, felsefe tarihinin kurucusu sayılan Ebu Hayyan, bütün görüşlerini El-Emtâ (“Veriler”) adlı yapıtında toplamıştır. Kendinden sonra gelen İslam düşünürleri üzerinde uzun süre etkili olan bu yapıt, dinle felsefeyi uzlaştırma çalışmaları için başlıca kaynak sayılmıştır.
• YAPITLAR (başlıca): El-Mukabasât, (ö.s.), 1929, (“Seçmeler”); El-Emtâ, (ty), (“Veriler”).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi