ERATOSTHENES (İÖ ykş.276 – İÖ ykş.195) Eski Yunanlı matematik ve coğrafya bilgini. Yer’in çevresini gerçek değerine çok yakın olarak hesaplamış ve matematiksel coğrafyanın öncüsü olmuştur.
Kuzey Afrika kıyısındaki Kyrene’de (bugün Libya’da Şahhat) doğup İskenderiye’de öldüğü ve en az 80 yıl yaşadığı konusunda tüm kaynakların birleşmesine karşın, doğum ve ölüm tarihleri tartışmalıdır. Çeşitli belgeler doğum tarihi için en erken İÖ 296, en geç 273, ölüm tarihi olarak da en erken 214, en geç 192 yılını belirtirse de, genellikle 276 ile 195 yılları arasında yaşadığı kabul edilir. Gençliğinde İskenderiye’de dilbilgisi ve edebiyatla ilgilenen, sonradan Atina’ya giderek yıllarca felsefe okuyan Eratosthenes, otuz beş ya da kırk yaşlarındayken, Mısır Kralı III. Ptolemaios’un çağrısı üzerine İskenderiye’ye döndü ve yaşamının geri kalan bölümünü orada geçirdi. İÖ 235 yılına doğru İskenderiye Müzesi’ne bağlı ünlü kitaplığın yöneticiliğine getirilmesi çalışmaları için elverişli bir ortam hazırlarken, kralın oğlunun özel öğretmeni olması da sarayda kendisine sağlam bir yer edinmesini sağladı. Bazı kaynaklara göre, seksen yaşma doğru sağlığı bozulup gözleri görmemeye başlayınca, ölüm orucuyla yaşamına son verdi.
Eratosthenes, Eski Çağ bilginleri, özellikle İskenderiyeli bilginler arasındaki yaygın eğilime uyarak felsefe, dilbilgisi, şiir, eleştiri, kronoloji, astronomi, matematik ve coğrafya gibi çok değişik alanlarda çalışmış olmasına karşın, daha çok coğrafyayı matematik temelleri üzerine oturtan etkili ve kalıcı çalışmalarıyla bilim tarihine geçmiştir. Yapıtlarından geriye yalnızca bazı parçalar kalan ve başka yazarların yapıtlarındaki alıntılarla günümüze ulaşabilen Eratosthenes’i bilim tarihçileri, hiçbir alanda .başyapıt veremeyecek kadar ilgi alanını genişletmiş olmakla eleştirirler.
Yazar ve şair olarak çağında büyük ün yapmış olan Eratosthenes’in, hiçbiri bugüne ulaşamayan bir dilbilgisi incelemesi, üç büyük şiir kitabı, eski Yunan komedyası üstüne on iki kitaptan oluşan ve metin eleştirilerini de içeren ayrıntılı bir yapıtı olduğu biliniyor. Yunan tarihinin daha eski çağlarındaki önemli olayları da büyük bir titizlikle araştıran ve Olimpiyatlar’a dayanarak tarihlendirme yöntemini başarıyla uygulayan Eratosthenes, kronolojiyi bir bilim dalı olarak gören ilk Eski Çağ bilginidir ve onun saptadığı bazı tarihler bugün de geçerli kabul edilmektedir.
Arkhimedes’in matematikçi olarak büyük değer verdiği ve Mekanik Teoremler Üzerine Yöntem adlı kitabını adadığı Eratosthenes, bazı Eski Çağ yazarlarının aktardığına göre, en büyük başarısı saydığı bir matematik probleminin çözümünü Platonicus adlı yapıtında açıklamıştır. Hacmi verilmiş bir küpün iki katı hacminde bir küp çizmek, eski Yunan matematikçilerini uğraştıran en ünlü geometri problemlerinden biriydi ve Platon bu problemin yalnız cetvel ve pergelle çözülmesini şart koşmuştu. Çözüm için, paralel yerleştirilmiş iki cetvel ve bu cetveller üzerinde açılmış yivler boyunca kayabilen hareketli levhalardan oluşmuş mekanik bir düzenek tasarlayan Eratosthenes’in yöntemi Platon’un isteğine uymadığından, çağında başarısı pek önemsenmemişti. Ancak, 19.yy’da problemin pergel ve cetvelle çözülemeyeceği kanıtlandıktan sonra Eratosthenes’in buluşu değer kazandı. Asal sayıları belirlemek için geliştirdiği, “Eratosthenes’in eleği” adıyla bilinen yöntem de matematikteki önemli buluşlarından biridir. Bu yönteme göre, 3’ten başlayarak bütün tek sayılar yazılıp, 3,5,7 vb’nin tam çokkatı olanlar atıldığında, geriye kalanlar asal sayılardır.
Uç kitaptan oluşan Coğrafya adlı yapıtında yalnızca yüzey biçimleri, ülkeler ve halklar üstüne bilgi vermekle yetinmeyip yerküreyi iklim kuşaklarına ayıran, belirli meridyen ve paralellere dayanarak yaptığı uzaklık değerlendirmeleriyle bir dünya haritası çizenEratosthenes, matematik yöntemlerini coğrafya ve haritacılığa uygulayan bu ilk bilimsel çalışmayla matematiksel coğrafyanın kurucusu sayılır. Sonradan Hipparkhos Eratosthenes’in dünya haritasını gözden geçirerek yanlışlarım düzeltmiş ve astronomi verilerine yeterince önem vermediği için yanılgıya düştüğünü ileri sürmüşse de, Eratosthenes’in yanlışlarının temel kaynağı başka gezginlerin notlarından ve değerlendirmelerinden yararlanmış olmasıdır.
Tutulumun eğikliğini, yani Güneş’in görünür hareketini yaparken çizdiği daire düzlemiyle Yer ekseni arasındaki açıyı 23°51 gibi çok yakın (gerçekte 23° 27′) bir değerle belirleyen Eratosthenes’in coğrafya alanındaki en önemli başarısı, Yer’in çevresini hemen hemen bugün kabul edilen değere eşit olarak hesaplamasıdır. Aynı meridyen üzerinde olduğu varsayılan iki nokta arasındaki uzaklık ve enlem farkının hesaplanmasına dayanan ölçüm yöntemiyle, bazı yazarlara göre 17/100, bazılarına göre 2/1000 düzeyinde bir duyarlıkla doğru sonuca ulaşabilmiştir.
İki gökcismi arasındaki uzaklık nedeniyle Güneş ışınlarının daima birbirine paralel olarak Yer’e ulaştığını kabul eden Eratosthenes, yöntemini uygulamak için Syene (bugünkü Assuan) ve İskenderiye kentlerini seçti. Gündüzlerin kısalmaya başladığı yaz dönümünde Güneş ışınlarının tam öğle zamanı Yer’e dik geldiğini, oysa daha kuzeyde bulunan İskenderiye’de, düşeyle 7° 12’Tik bir açı yaptığım saptamıştı. Bu gelme açısı tamaçınm ellide birine eşit olduğuna göre, Assuan ile İskenderiye arasındaki meridyen yayının uzunluğu da Yer çevresinin ellide birine eşit demekti. İki kent arasındaki uzaklık 5.000 stad (1 stad ykş. 185 m) olarak bilindiğinden, bu değerin elli katını alan Eratosthenes, Yer’in çevresini yaklaşık 40.000 km olarak hesapladı.
Çağında, Yer’in boyutlarının bu denli büyük olamayacağı düşünüldüğü için benimsenmeyen, sonraki yüzyıllarda da o günün ölçüm yöntemlerine duyulan güvensizlik nedeniyle doğruluğu kuşkuyla karşılanan Eratosthenes’in değerlendirmesi, ancak yüzyıllar sonra doğrulanmış ve Eratosthenes Eski Çağ’ın büyük bilginleri arasında yerini almıştır.
• KAYNAKLAR: G. Bernhardy, Eratosthenica, 1822; A. Thalamas, La geographie d’Eratosthene, 1921.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi