Friedrich Ebert Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

EBERT, Friedrich (1871-1925) Alman devlet adamı. Weimar Cumhuriyeti’nin ilk başkanıdir.

4 Şubat 1871’de Heidelberg’de doğdu, 28 Şubat 1925’te Berlin’de öldü. Saraçlık zanaatını öğrendi ve mesleği nedeniyle Almanya’nın birçok yerini dolaştı. Mayıs 1891’de Bremen’e yerleşti. Bremen Saraçlar Sendikası başkanı oldu. Bir yandan da Almanya Sosyal Demokrat Partisi’nde (SPD) çalışmaya başladı. Partinin yayın organı olan Bremer Beuger-Zeitung’a. yazılar yazdı. 1893’te derginin yayın yönetmenliğini üstlendi. 1900’de Bremen Kent Meclisi’ne seçildi. 1905’te SPD Yürütme Komi-tesi’ne girerek Berlin’e gitti. 1912’de Reichstag’a (imparatorluk meclisi) seçilen Ebert, August Bebel’in ölümü üzerine 1913’te SPD genel başkanı oldu.

Ebert, Ağustos 1914’te Almanya’nın I.Dünya Savaşı’na katılma kararını destekledi ve partisinin II.Wilhelm’in savaş bütçesine olumlu oy vermesi konusunda etkili oldu. Meclisteki SPD çoğunluğunun yeni savaş kredilerini onaylaması, parti içinde varolan görüş ayrılıklarını artırdı.

Ekim 1917’de Bolşevik Devrimi’nin gerçekleşmesinden sonra Rusya savaştan çekildi. 1918 başında Almanya’nın savaştan çekilmesi için yaygın grevler yapıldı. Ama Rus Çarlığı’na karşı savaşmak gerektiğini savunan Sosyal Demokratlar Rusya savaştan çekildikten sonra savaşın sona erdirilmesi konusunda hiç bir girişimde bulunmadılar. Ancak Almanya’nın savaştan yenik çıkacağı kesinleştikten sonra İtilaf Devletleriyle siyasi ilişkileri kolaylaştıracağı düşüncesiyle Genelkurmay Başkam Hindenburg’un yardımcısı Erich Ludendorf anayasal monarşiye geçilmesine karar verdi. Ekim 1918’de Ebert’in desteğiyle Baden Prensi Max başkanlığında bir hükümet kuruldu. Hükümet Katolik Merkez Parti, Demokratik Parti (daha önce ilerici Parti) ve Sosyal Demokrat Parti’nin oluşturduğu, adını 1848 Devrimi’nin bayrağının renklerinden alan Siyah-Kırmızı-Sarı koalisyonuna dayanıyordu. Koalisyon partilerinin ortak amacı, Almanya’da Rusya’dakine benzer bir devrimi engellemek ve parlamenter demokrasiye geçişi sağlamaktı.

II.Wilhelm’in Almanya’ya barış getiremeyeceğine inanan kitleler SPD’den atılan sol kanat tarafından kurulan Almanya Bağımsız Sosyal Demokrat Partisi (USDP) ve Spartaküs Birliği önderliğinde İşçi ve Asker Konseyleri’nde örgütlendi. İşçi ve Asker Konseyleri’nin öncülüğünde 4 Kasım’da başlayan devrimci hareket 9 Kasım’da Berlin’de doruğuna ulaştı. Aynı gün II.Wilhelm tahtından çekildi. Prens Max da başkanlığı Ebert’e bıraktı. 9 Aralık’ta sosyal demokrat Scheidemann komünistlerden erken davranmak kaygısıyla cumhuriyeti ilan etti. Ebert SPD ve USDP’ nin temsilcileriyle gücünü İşçi ve Asker Konseyleri’nden alan ve Halk Komiserleri Konseyi olarak adlandırılan geçici bir hükümet kurdu. Ordunun devrimci milislere dönüştürülmesini isteyen Spartakistler’in düzenledikleri gösteri ve grevler Aralık ayında da sürdürüldü. Almanya’da devrimin gerçekleşeceğinden korkan Ebert, Genelkurmay Başkanı Hindenburg ile gizli bir anlaşma yaptı ve Savunma Bakanı Noske’yi devrimi ezmekle görevlendirdi. Noske’nin buyruğundaki birliklerle devrimciler arasındaki silahlı çatışmalar 6 Ocak’ta başladı. 15 Ocak’ ta Spartaküs Birliği’nin önderleri Karl Liebknecht ve Rosa Luxemburg öldürüldü. Mart başında devrim tam anlamıyla bastırıldı.

19 Ocak 1919’da yapılan Kurucu Meclis seçimlerini Siyah-Kırmızı-Sarı koalisyonu % 85’lik bir çoğunlukla kazandı. Weimar’da toplanan Kurucu Meclis Ebert’i cumhurbaşkanlığına, Scheidemann’ı da başbakanlığa getirdi. Ebert’in anayasa hukukçusu Hugo PreussTa birlikte hazırladığı ve Ağustos’ta kabul edilen yeni anayasa, cumhuriyeti federal bir yapıya oturtuyor ve merkezi hükümete imparatorluk döneminden daha fazla yetki veriyordu. Anayasanın 48. maddesine göre cumhurbaşkanı gerekli gördüğü durumda tüm hak ve özgürlükleri kısıtlama yetkisine sahipti.

Haziran 1919’da Versailles’da imzalanan antlaşmayla İtilaf Devletleri Almanya’yı çok ağır koşullarla barışa zorladılar. Antlaşmayı imzalamak istemeyen Scheidemann’ın istifası üzerine sosyal demokrat Gus-tav Bauer yeni bir hükümet kurdu ve Almanya Cumhuriyeti adına antlaşmayı imzaladı. Haziran 1920’de yapılan genel seçimlerde Siyah-Kırmızı-Sarı koalisyonu önemli ölçüde oy kaybetti. Sosyal Demokrat Parti’nin meclisteki en güçlü parti olma özelliğini yitirmesinde ve bir daha çoğunluğu sağlaya-mamasında Versailles Barış Antlaşması’nın etkisi büyüktü.

Mayıs 1921’de İtilaf Devletleri’nin Almanya’nın ödemesi gereken tazminatı 132 milyar altın Mark. olarak belirlemesi hükümetin istifasına yol açtı. K.J.Wİrth başkanlığında kurulan hükümet tazminatı ödemeyi kabul etti. Ancak Almanya’nın bu kadar yüklü bir tazminatı ödemesi olanaksızdı. Sürekli para basılması enflasyonu olağanüstü boyutlara ulaştırdı.

Almanya’nın tazminatım ödeyememesi nedeniyle Fransa Ocak 1923’te zengin kömür yataklarına sahip Ruhr bölgesini işgal etti. Fransız işgali bölgede Ebert’in de desteklediği bir genel greve yol açtı. Yabancı denetimine son verilmesini amaçlayan grev nedeniyle üretimin durması, iktisadi bunalımı şiddetlendirdi. Ebert Ağustos 1923’te merkez sağ Halk Partisi’nden Gustav Stresemann’ı başbakanlığa atadı. Stresemann’ın Ruhr grevine son vermesi SPD içinde Ebert’e karşı tepki yarattı. Kasım 1923’te partiler arasında hiçbir anlaşma olanağının kalmadığı bir ortamda Adolf Hitler başarısızlıkla sonuçlanan bir darbe girişiminde bulundu. Ebert Şubat 1925’te cumhurbaşkanlığı süresinin bitimine 4 ay kala öldü. Yapılan halk oylamasıyla Flindenburg cumhurbaşkanı seçildi.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski