I. Elizabeth Kimdir, Hayatı, Dönemi, Hakkında Bilgi

ELIZABETH I (1533-1603) İngiltere kraliçesi. Yönetimi sırasında, İngiltere güçlenen donanmasıyla dünya denizlerinde egemenliği ele geçirmeye başlamıştır.

7 Eylül 1533’te Greenvvich’te doğdu, 24 Mart 1603’te Londra’da öldü. Babası Kral VIII. Henry, annesi kralın ikinci karısı Anne Boleyn’dir. 1533’te tahta çıkan ve Protestan İngiltere’de Katolik inancı yeniden canlandırmak isteyen Henry’nin büyük kızı Mary Tudor’un ölümünden sonra, 1558’de tahta çıktı. İnanmış bir Protestan olarak, halkı tarafından sevilen Kraliçe, İngiltere tarihinde dönüm noktası sayılabilecek başarılar kazandı.

Tahta çıktığı ilk günlerden başlayarak evlenmesi ve Tudor hanedanına bir varis kazandırması yolunda yapılan ısrarlara karşın, Kraliçe tüm önerileri reddetti ve hiç evlenmedi. Bu noktada, merkezi otoritenin tamamen kendisinde toplanmasına önem veren Elizabeth’in, iktidarı hiç kimseyle paylaşmak istemediği için evlilikten uzak durduğu görüşü tarihçiler arasında yaygındır. Bu özelliği, tarihsel kişiliğinin önemli bir yanıdır.

Protestanlık-Katoliklik çatışması
Tahta çıktığı ilk yıllarda, VIII. Henry döneminden beri süre gelen, Protestan-Katolik çatışmasına bağlı dini krizi çözmek ve merkezi birlik etrafında ülke bütünlüğünü sağlamak en önemli sorunlardan biriydi. Elizabeth’e göre din, kişisel bir sorundu. Bu nedenle, bir yandan ülkedeki Katolikler’i tümüyle yabancılaştırmaktan kaçman, öte yandan aşırı Protestan grupları etkisiz kılmaya özen gösteren Kraliçe, hükümranlığını kabul ettikleri sürece Katolikier’i rahat bırakacaktı.

Ancak I. Elizabeth’in din konusundaki ılımlı tutumu, özellikle orta sınıf soyluluktan gelen Puriten-ler’in parlamentodaki temsilcilerince sürekli eleştiriliyordu. Katolikler’e karşı daha katı uygulamalardan yana olan bu kesim, parlamentonun kraliyet karşısında giderek güçlenmesini istiyordu. Bu aşamada başlayan parlamentonun kraliyet karşısındaki hakları tartışmaları, Elizabeth’in diplomatik gücü, yerine göre sert çıkışları ve dış tehditlere karşı parlamentonun milliyetçi duyarlığından faydalanmasıyla yatıştırıldı.
 

Mary Stuart sorunu
Ispanya’nın katı Katolik kurallara bağlı, otoriter yönetimiyle ilişkiler kuran, Iskoçya’nın Katolik kraliçesi Mary Stuart’ın İngiltere tahtına yönelen tehditlerini etkisiz kılan kraliçe, Protestan Iskoçlar’m başlattığı bir ayaklanma nedeniyle Londra’ya sığınmış bulunan Mary Stuart’ın kendisini öldürmeyi amaçlayan girişimlerde bulunması gerekçesiyle idamını onayladı.

İngiliz denizciliğinin gelişmesi
I. Elizabeth döneminde özellikle yün üretimi ve buna bağlı olarak yün ihracatı, soyluların bir bölümünün ve tüccarların başlıca geçim kaynağı olmuştu. Ayrıca ticaretin bu denli gelişmesi soylu ve tüccar kesiminin elinde önemli bir sermaye birikimi oluşmasına yol açıyordu. Elizabeth bilinçli olarak dış ticareti devlet eliyle özendirdi. Kraliçe’nin ana hissesini elinde tuttuğu tekel ayrıcalıklarıyla donatılmış denizaşırı ticaret şirketleri kuruldu. Bu tür şirketlere devlet adamları, saraylılar ve sermayedarlar ortak olmak için birbirleriyle yarıştı. Bu aşamada ticaret korsanlıkla iç içeydi. İngiltere’nin düşmanı İspanya’ mn Güney Amerika’daki sömürgelerinden yola çıkan gümüş ve altın yüklü gemiler sık sık ele geçiriliyordu. Hatta Elizabeth’in kendisi de bu girişimlerde ortaktı. Bir gemi saray ve tüccarlar tarafından donatılır ve getireceği yağmanın paylaşımı önceden düzenlenen bir kontrat uyarınca gerçekleşirdi. Bu gemilere “pri-vateer” denilirdi. Bu yolla İngiltere en ünlü denizci, savaşçı ve kâşiflerini kazandı. Francis Drake, Walter Raleigh, John Hasvkins İngiltere’ye geri getirdikleri yüklü miktarda ganimete karşılık şövalyelik unvanı aldılar. Korsanlığı ticaretle birlikte yürüten İngiliz denizcileri açık denizlerde, İspanya ve Portekiz tekelini 16. yy’m sonlarına doğru kırdılar.
Osmanlı-Ingiliz ilişkileri
Yaygın bir ticaret ağı geliştiren Ingiltere, Elizabeth’in zamanında ilk kez Osmanlı İmparatorluğu ile de köklü ticaret ilişkileri kurmuştur. Osmanlı tarihinde Elizabeth’in adı ilk kez Sokollu Mehmed Paşa’nın 1572’de yazdırdığı bir yazıda “İngiltere nam Kraliçe” olarak geçer. 1572’de ilk İngiliz elçisi William Har-borne İstanbul’a geldi. Elizabeth’in Harborne’u göndermesindeki amacı yalnız ticari ilişkileri geliştirmek değil, aynı zamanda Osmanlı Devleti’nin, Ispanya Kralı II. Felipe’ye karşı desteğini kazanmaktı.

“Yenilmez Armada”mn yenilmesi”
Ispanya’nın egemenliği altında bulunan Hollanda’daki başkaldıran Protestanlar’ı 1568’de I.Elizabeth’ in desteklemesi üzerine Ispanya ile ilişkiler iyice gerginleşti. 1580’lerde Portekiz’i de yönetimi altına alan ve Atlas Okyanusu üzerinde büyük bir üstünlük sağlayan Ispanya’nın bütün gücü ile, İngiliz Adaları’ m işgal için hazırladığı büyük donanması “Yenilmez Armada”nın 1588’de Manş Denizi’nde dağıtılması, Elizabeth Dönemi İngilteresi için büyük bir zafer ve
okyanusa çıkış için de büyük bir üstünlük sağladı. 1588’de donanmalarının dağıtılması ve bozgun sonrasında oluşan büyük can kaybı, İspanya Krallığı’nın, İngiltere’nin işgali için Birleşik Eyaletler’de (şimdiki Hollanda ve Belçika) tuttuğu kara gücünü de etkisiz hale getirdi.

Bu zaferin ardından, 1598’de, başkaldıran İrlandalılar’ın üstüne Elizabeth İrlanda seferini düzenledi ve ayaklanmacıları acımasızca cezalandırdı.

I.    Elizabeth dedesi VII. Henry ve babası VIII. Henry döneminde kurulan yeni İngiliz monarşisini en çetin sınavlardan geçirerek, gelişmekte olan “Yeni Avrupa Sistemi” içinde ülkesine önemli bir yer kazandırmıştır. Bu dönemdeki ticari atılımiar, İngiliz kapitalizminin dünyaya yayılmasının başlangıcıdır.

• KAYNAKLAR.: A. Refik Altmay, Türkler ve Kraliçe Elizabeth, 1932; K. Andrews, Drake’s Voyages, 1967; S.T. Bındoff, Elizabethian Government and Society, 1961; C. Read, Cecil and Queen Elizabeth, 1955; C. Williams, Queen Elizabeth the First, 1953; N. Williams, Elizabeth the First, 1968.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski