30 Kasım 1918 Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaş’ına son veren Mütareke’yi Limni Adası’nın limanı olan Mondros’ta imzaladı. Limanda Agamemnon zırhlısında Osmanlı devleti adma Bahriye Bakanı Rauf Bey’in (Orbay) katıldığı görüşmelerde İtilaf Devletleri’ni Akdeniz’deki İngiliz filosunun komutanı visamiral Calthorpe temsil etti.
Sürekli ve adil barışı sağlamak için ABD Başkam Wilson’un öne sürdüğü ilkelere karşılık Mondoros Mütarekesiyle Osmanlı Devleti’ne oldukça ağır hükümler kabul ettirilmiş oldu. Buna göre Çanakkale ve İstanbul Boğazlarındaki istihkamları İtilaf Devletleri işgal edecekti. Sınırlarda ve iç güvenlikte görevli küçük bir askeri kuvveti dışında kalan ordu terhis edilecek; silah cephane ve teçhizatla küçük tekneler dışında kalan donanma İtilaf Devletlerine teslim edilecekti. İtilaf devletleri güvenliğim tehlikede gördüğü bölgeleri, karışıklık çıkmasını muhtemel saydığı Doğu illerini, Toros tünellerini işgal edecekti. Haberleşme ve demiryolları İtilaf Devletleri’nce denetlenecekti. Türk esirler bulundukları yerde tutulacak buna karşılık İtilaf Devletleri ile Ermeni esirleri derhal iade edilecekti.
Mondros Mütarekesi’nin hükümleri daha da ağırlaştırılarak Sevres Antlaşması’na temel oluşturdu. Türkiye’nin haklarım ve tam bağımsızlığım ise ancak Kurtuluş Savaşı sonunda imzalanan Lozan Antlaşması sağladı.