20 Eylül 1917’de Halep’te 7. Ordu komutanlığında bulunan Mustafa Kemal, İttihat ve Terakki ileri gelenleri Talat, Enver ve Cemal paşalara yurdun durumu, ordunun yönetimi konularıyla ilgili bir rapor gönderdi.
Mustafa Kemal, 5 Temmuz’da karagahı Suriye’de bulunan 7. Ordu’nun komutanlığına getirilmişti. Bu ordu Alman Mareşali Falkenhayn’ın yönettiği Yıldırım Orduları Grubu içinde yer alıyordu. Mustafa Kemal raporunda gözlemlerim ve olası tehlikeleri dile getiriyor, ordu yönetimiyle ilgili önerilerde bulunuyordu. Rapora göre bölgede yolsuzluk, rüşvet, vurgun ve keyfi yönetim almış yürümüştü. “Çürüyen yüce saltanat binası bir gün içerden, birden bire ve her yerinden” çökebilirdi. Almanlar askeri yönetimde adeta “geliniz bizi mağlup ediniz” düşüncesine bağlanmıştı. Savaşı sona erdirecek anahtar İttihat ve Terakki’nin elinde değildi. Ordular’ın mevcudu gerekli olanın ancak beşte birine düşmüştü. Yarısı iş göremeyecek ordunun öteki yarışım ise gelişmemiş çocuklarla elden ayaktan düşmüş yaşlılar meydana getiriyordu.
Falkenhayn sadece bir askeri komutan olarak kalmalı ve bütün geri hizmetler, illerin ve aşiretlerin yönetimi bizlerin elinde bulunmalıydı.
7. Ordu Komutanı Mustafa Kemal 2. ve 3. derecede bir komutan durumuna düşürülmesinden yakınıyor, Sina cephesinde daha geniş yetkiler istiyordu. “Savaşın uzamasından yararlanan Almanlar’ın bizi sömürge haline getirme, ülkenin bütün maddi kaynaklarını ele geçirme siyasetine” şiddetle karşı çıkıyordu.
Mustafa Kemal’in söz konusu raporu ve bunu izleyen 24 Eylül tarihli ikinci rapor onun yurt sorunlarına yaklaşımını, dayandığı askeri ve siyasal ilkeleri gösteren önemli bir belgedir.