ağıl
a. 1. Evcil küçükbaş hayvanların barındığı çit veya duvarla çevrili yer: Bir keçi kokusu sarmış ağıllarda çobanlarla arkadaş oldum. –S. F. Abasıyanık. 2. Bazı yıldızların, özellikle ayın çevresinde görülen geniş ve aydınlık teker, ayla, hale. 3. sin. ve TV Bazı görüntülerdeki çok ışıklı cisimleri çevreleyen ışıklı teker.
Güncel Türkçe Sözlük
ağıl Fr. Auréole BSTS / Tıp Terimleri Kılavuzu
ağıl
< ET agıl: ağıl || ağış bağlamak: sürüyü yatırmak
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
ağıl İng. halo, halation
Sinema/TV. 1. Duyarkatın üzerine gelen ışığın tabana çarpıp yansıyarak aynı duyarkatı ikinci kez etkilemesinden doğan ve görüntülerdeki çok ışıklı nesneleri çevreleyen ışıklı teker. 2. Fosforlu özdeklerin bulunduğu bazı alıcı ışıtaçlarından dolayı televizyon görüntülerinde ortaya çıkan aynı durum.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü 1981
ağıl İng. sheep fold
Koyun ve keçilerin barındırıldığı, dört tarafı ve üstü kapalı, kapısı, penceresi ve havalandırması bulunan geliştirilmiş yapılar, hlk. koyun pisliği, koyun yatağı.
BSTS / Veteriner Hekimliği Terimleri Sözlüğü
ağıl, (ay ağılı, ay ve gün ağılı, göneş ağılı)
Ayın ve güneşin çevresinde bazen görülen beyaz halka, hâle.
Tarama Sözlüğü 1963