ÂŞIK ŞENLİK (1850-1914) Saz şairi.
Çıldır’ın Suhara köyünde doğdu. Babası Karapapak Kadirgillerin Molla Kadir’in oğludur. Asıl adı Haşan olan Âşık Şenlik’in çocukluğu çobanlıkla geçti. Bu yıllar, Aşık edebiyatının çok canlı bir şekilde yaşandığı, çevreleri tanıdığı ve âşık mahfillerine girdiği ilk yetişme yıllarıdır. Dinlediği Muhammediye, Ahmediye, Battal Gazi, siyer kitapları, Hz. Ali hikâyeleri ona ilk âşık neşvesini verir. Etrafında söylenen koşmalar, türküler, hayatilerden ilk şiir zevkini edindi. Daha sonra genç şair bölgenin ünlü âşıklarından saz ve söz dersi aldı. Rüyâ âleminde pîr elinden bâde içerek kendisine verilen Şenlik mahlasıyla âşıklık mesleğine intisap etti ve Aşık Şenlik adı ile tanındı.
Revan’da bir düğüne katıldığı sırada, kendini çekemeyen diğer âşıklar tarafından yemeğine zehir katılarak ölümüne sebep olunduğu söylenir.
Âşık Şenlik hiçbir şekilde tahsil görmedi. Onun bütün bilgisi kuvvetli bir kulak hafızası, keskin zekâsı ve ince zevkinden sağladığı imkânlardan gelir.
Azerî saz şairleriyle, Köroğlu, Dadaloğlu, Karacaoğlan gibi şairlerden etkilenerek kendine hâs bir şiir geliştirdi.
Özellikle Doğu Anadolu’daki yaygın ününü bugün de sürdürmektedir. Tabiat, aşk, dostluk, sevgi, hayat, ölüm gibi ortak temaların yanısıra, dinî ve tasavvufî şiirler de yazdı.
Gerçek olaylardan ilham alarak düzenlediği Lâtif Şah, Sevdakâr ve Salman Bey adlı hikâyeleri, türkülü Halk hikâyesinin bütün özelliklerini taşır.
Dr. Ensar Aslan Çıldırlı Âşık Şenlik (1975) adlı eserinde şairin hayatını, şiirlerini ve hikâyelerini yayımladı.